Yaşasaydı 8 yaşında olacaktı!

Ailesiyle savaştan kaçıp daha iyi bir hayat umuduyla çıktığı yolda bindikleri teknenin Muğla’nın Bodrum ilçesi açıklarında batması sonucu cansız bedeni sahile vuran 3 yaşındaki Alan Kurdi’nin ölümünün üzerinden beş yıl geçti.

Bodrum’da 14 kişinin bulunduğu fiber teknenin 2 Eylül 2015’te batması sonucu Suriyeli Alan bebeğin de arasında olduğu 5 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayda, minik Alan’ın cansız bedeni Akyarlar Mahallesi’ndeki Fenerburnu sahiline vurdu.

Kıyıya vuran cansız bedeniyle dünyayı derinden sarsan Alan bebeğin ölümünün üzerinden beş yıl geçse de acısı yüreklerdeki tazeliğini koruyor.

Üzücü olayın ardından basına ve kamuoyuna adı “Aylan bebek” olarak yansıyan Alan bebek, her yıl 2 Eylül’de Fenerburnu sahilinde anılıyor.

CAZ SANATÇISI KARSU DÖNMEZ O SAHİLDE

Amsterdam’da yaşamını sürdüren ve konserler için Türkiye’de bulunan şarkıcı, şarkı yazarı, piyanist ve aranjör Karsu Dönmez de Suriyeli göçmenlerin dramında sembolleşen Alan Kurdi’nin boğularak yaşamını yitirdiği Akyarlar Fenerburnu sahiline geldi.

Alan Kurdi ve göçmenlerinin dramının fotoğraf karesine yansıdığı sahilde duygusal anlar yaşayan ödüllü piyanist, bebeğin cansız bedeninin bulunduğu kumsala bıraktığı karanfilin etrafına kalp çizip bebeğin ismini yazdı.

Ailesi Hataylı olan ve Amsterdam’da doğup büyüyen Dönmez, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir evladı kaybetmenin anne ve baba için en acı olay olduğunu söyledi.

Dönmez, çocukların ölümünün kendisinde derin yaralar açtığını dile getirdi. Çocukların bir hiç uğruna öldüğünü, Alan bebeğin de bunlardan biri olduğunu ifade eden Dönmez, “Ben bugün bu sahilde olmamalıydım. Bence bu dünyaya yeniden bir ders olsun. Hiçbir çocuk bunu hak etmiyor.” dedi.

“O FOTOĞRAFI GÖRÜNDE 2-3 GÜN KENDİME GELEMEDİM”

İnsanların yok yere evini, ailesini, işini, doğduğu yeri terk etmeyeceğini anlatan Dönmez, şöyle konuştu:

“Onlar daha iyi bir hayat için kaçtılar. Kendileri için değil, çocukları için kaçtılar. O fotoğrafı görünce 2-3 gün kendime gelemedim. Ben ‘Alan gibi bir çocuğun hayatını değiştirebilirsem ne mutlu bana.’ dedim. Birkaç yıl önce Amsterdam’da tren istasyonunda mülteci çocuklara yardım ettim. Alan’a benzeyen bir çocuk da gördüm. Dedim ki ‘Siz çok şanslısınız’. Maalesef Alan’ın şansı olmadı.”

Tramvayda karşılaştığı çocukların oldukça şanslı olduğunu yineleyen Dönmez, “Her çocuk şansı hak ediyor. Alan yaşasaydı belki de bir gün doktor olabilirdi, sizin hayatınızı kurtarabilirdi. Sadece küçük Suriyeli bir çocuk kaybetmedik, dünyanın güzel bir insanını kaybettik.” diye konuştu.

Amsterdam’da tren istasyonunda karşılaştığı çocuklarla hala görüştüğünü ve okula gittiklerini öğrendiğini anlatan Dönmez, Yunanistan’da mülteci çocuklar için okul açtığını söyledi.

ANNESİ VE KARDEŞİ DE EGE’DE BOĞULMUŞTU

Bodrum’da, 2 Eylül 2015’te Yunanistan’a geçmek isterken bindikleri lastik botun batması sonucu Suriyeli 3 yaşındaki Alan Kurdi’nin yanı sıra ağabeyi ve annesinin de aralarında bulunduğu 5 kişi yaşamını yitirmişti. Alan bebeğin sahile vuran cansız bedeninin görüntüleri, Suriye’deki savaşın korkunç yüzünü bir kez daha ortaya koymuş, uluslararası toplumun da mülteci sorununa dikkatini çekmişti.

Olayla ilgili tutuklu bulunan Suriye uyruklu Muwafaka Alabash ve Asem Alfrhad’ın yargılanmasına 11 Şubat 2015’te başlanmış, 2 sanığa “Göçmen kaçakçılığı yapmak” suçundan 4’er yıl 2’şer ay hapis cezası verilmişti.

Olayı organizatör düzeyinde planlayan ve geçişi sağlayan asıl firari sorumlularla ilgili Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuş, güvenlik güçlerince firari üç sanık daha 14 Haziran’da Adana’da yakalanmıştı.

Bodrum Ağır Ceza Mahkemesince Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracığıyla yapılan yargılama sonucu 5 sanığa, “olası kasıtla öldürme” suçundan 125’er yıl hapis cezası verilmişti.