“Sarkıntılık etti” cinayeti!

Kocaeli’nin İzmit ilçesi Ortaburun Mahallesi’nde, 17 Aralık 2020 tarihinde, edinilen bilgiye göre, Aydın Memiş’ten (55) haber alamayan komşuları, şahsın evine gitti.

İçeri giren vatandaşlar Memiş’in yerde hareketsiz şekilde yattığını gördü. Mahalle sakinlerinin ihbarı üzerine olay yerine jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi.

İHA’da yer alan habere göre ekipler 55 yaşındaki Aydın Memiş’in bıçaklanarak hayatını kaybettiğini belirledi. Jandarma ekiplerince başlatılan incelemede, Memiş’in cinayetten önce en son Bahadır A. ile kız arkadaşı Sultan A. ile birlikte alkol aldıklarını ve tartıştıklarını tespit edildi.

Şüphelilerin adreslerini belirleyen jandarma ekibi operasyon düzenledi. Gözaltına alınan iki şüpheliden Bahadır A. ifadesinde, Memiş’i kıskançlık sebebi ile bıçaklayarak öldürdüğünü ve daha sonra suç aleti bıçağı sobaya atıp Memiş’in cep telefonunu alarak kaçtığını söyledi. Nişanlı çift, karakoldaki işlemlerinin ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

“Kasten öldürme” suçundan yargılanan Bahadır A. ve Sultan A., Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşma salonunda sanıklar ve taraf avukatları hazır bulundu.

Savunmasında, üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini söyleyen Sultan A., maktul Aydın Memiş’i daha önce tanımadığını, sadece olay günü gördüğünü ileri sürdü. Olay günü, sanık nişanlısı Bahadır A.’nın teklifi üzerine Aydın Memiş’in evine gitmeye karar verdiklerini anlatan Sultan A., sözlerine şöyle devam etti:

“Burada maktul Aydın Memiş ile Bahadır birlikte alkol almaya başladılar. Bir süre sonra maktul benim bacaklarıma dokunmak suretiyle sarkıntılığa başladı. Bahadır kendisini uyardı. Bir süre sonra aralarında bir tartışma başladı. O anda ne olduğunu şu an hatırlamıyorum. Daha sonra maktulü yerde yaralı bir şekilde gördüm. Battaniye ile yarasına tampon yaparak kanamasını durdurmaya çalıştım. Daha sonra ambulans çağırmak için 112’yi aradım. Bir cinayet olduğunu, maktulün bıçağın üzerine düşerek yaralandığını söyledim.

Daha sonra Bahadır’ın elimden telefonu alması nedeniyle konuşmayı tamamlayamadım. Bahadır beni bu aşamadan sonra dışarı çıkardı. Daha sonra jandarma ve sağlık birimleri bizi aradı. Bu aşamada konuşmaları Bahadır yaptı ve çocukların aradığını söyleyerek olayı kapatmaya çalıştı. Olaylar bu şekilde gelişti. Aydın Memiş’in evinden herhangi bir şey almadık. Sobaya atıldığı iddia edilen bıçağı da ben görmedim. Maktulün bana sarkıntılık etmesi üzerine Bahadır onu bıçakla yaraladı. Ölüm bu şekilde meydana geldi.”

Aydın Memiş’in, babasının arkadaşı olduğunu vurgulayan sanık Bahadır A. ise maktulle zaman zaman görüştüğünü söyledi. Bahadır A., “Ancak nişanlım ile beraber daha önce gitmemiştik. O gün gündüz saatlerinde Aydın beni aradı. Daha sonra da ben onu aradım. Anlaşmamız üzerine nişanlım ile birlikte Aydın’ın evine gittik. Orada birlikte alkol kullanmaya başladık. Üçümüzde alkol alıyorduk. Bir süre sonra maktul Aydın Memiş nişanlıma sarkıntılık yapmaya başladı. Bacaklarına ve beline dokunuyordu. Buna çok sinirlendim. Kendisini uyardım. Ortam biraz sakinleşti ve lavaboya gittim. Geri döndüğümde ise Aydın’ın nişanlımın kucağına yatmaya çalıştığını gördüm. Kendisini yeniden uyardım” dedi.

Bahadır A., uyarısının ardından maktul Aydın Memiş’in sinirlenerek mutfağa gittiğini ve eline buz şişesi ile bıçak aldığını iddia ederek, “Üzerine atladım. Bunun üzerine elindeki bıçak kendi vücuduna saplanarak yaralanmasına neden oldu. Yaralanınca ona ilk yardımda bulunmaya çalıştık. Nişanlım ambulansı da aradı. Bir süre sonra sağlık görevlileri tekrar bizim olduğumuz yeri aradılar. Bu esnada korkumuzdan ilk arayanın çocuklar olduğunu ve yaralı olmadığını söyledik. Daha sonra oradan ayrıldık. Korkumdan olayda kullanılan bıçağı sobaya attım. Ayrıca Aydın Memiş’i arayabilecek şahıslar olacağını düşünerek cep telefonunu aldım. Olay günü ben ve nişanlım maktul Aydın Memiş’in evinde esrar kullandık, Aydın’ın kullandığını görmedim” diye konuştu.

Sanıklardan şikayetçi olduğunu belirten Aydın Memiş’in ağabeyi Şemsettin Memiş de, “Kardeşim yalnız yaşayan biridir. İnşaat işinde çalışırdı. Ayrıca tarımdan geliri de mevcuttu. Sanıkların beyanını kabul etmiyorum. Olay tarihlerinde ben Rize’de bulunuyordum. Ancak tanıklardan duyduğuma göre, her iki sanık daha önceden kardeşimin evine pek çok kez gelmişler. Hatta Sultan’ın teyzesi de geliyormuş. Bu şekilde kardeşim parasını yiyorlarmış. Olaydan bir ay kadar önce kardeşimin elektrikli testeresi sanıklar tarafından çalınmış. Esas olayın nedeninin bu olduğunu düşünüyorum. Olaydan bir gün önce kardeşim benim oğlumdan 2 bin 500 TL para almış ancak ölümünden sonra cebinden sadece 500 TL para çıktı” şeklinde konuştu.

Mahkeme heyeti, sanık Sultan A. ve Bahadır A.’nın tutukluluğun devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.