DOLAR 32,4940 -0.15%
EURO 34,9796 0.4%
ALTIN 2.433,460,44
BITCOIN %
İstanbul
19°

HAFİF YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

İşte Kurban Bayramı tarihi

İşte Kurban Bayramı tarihi

ABONE OL
Temmuz 21, 2020 20:45
İşte Kurban Bayramı tarihi
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kurban Bayramı ne zaman? sorusu, sayılı gün kala vatandaşların gündeminde. Kurban Bayramı için gün sayılmaya başlandı. Kurban Bayramı, paylaşmanın simgeleştiği önemli dini bayramlar arasında yer alıyor. Kurban Bayramı’nın hangi güne denk geldiği ve bayram tatilinin kaç gün olduğu da vatandaşların gündeminde. İşte Diyanet İşleri takvimi 2020 Kurban Bayramı tarihi…

KURBAN BAYRAMI TARİHİ NE ZAMAN? 2020

Hicri takvimde Zilhicce ayında Kurban Bayramı idrak edilecek. Miladi takvime göre, Kurban Bayramı arefesi 30 Temmuz 2020 Perşembe gününe denk geliyor. 31 Temmuz Cuma günü ise Kurban Bayramı’nın ilk günü. Kurban Bayramı 4 gün sürecek.

30 Temmuz 2020 Perşembe Kurban Bayramı arefesi

31 Temmuz 2020 Cuma Kurban Bayramı 1. gün

1 Ağustos 2020 Cumartesi Kurban Bayramı 2. gün

2 Ağustos 2020 Pazar Kurban Bayramı 3. gün

3 Ağustos 2020 Pazartesi Kurban Bayramı 4. gün

KURBAN BAYRAMINA KAÇ GÜN KALDI?

DİYANET İŞLERİ TAKVİMİ 2020

KURBANIN DİNİ DAYANAĞI NEDİR?

Kurban, Kur’an-ı Kerim, Sünnet ve icma ile sabit bir ibadettir. Kurbanın meşru bir ibadet olduğuna dair Kur’an-ı Kerim’de deliller mevcuttur. Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İsmail’in yerine bir kurbanın, Allah tarafından kendilerine fidye (kurban) olarak verildiği açıkça bildirilmektedir (Saffat, 37/107). Kurbanın meşruiyetine işaret eden başka ayetler de vardır: “Kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah’ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula fakire de yedirin.” (Hac, 22/28),“Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık.” (Hac, 22/34),“Kurbanlık büyükbaş hayvanları da sizin için Allah’ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saf saf sıralanmış dururken kurban edeceğinizde üzerlerine Allah’ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan yiyin, istemeyen fakire de istemek zorunda kalan fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik. Onların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Allah’a ulaşacak olan ancak, sizin O’nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadettir.” (Hac, 22/36-37) Bu ayetlerde zikredilen hayvan kesiminin, et ihtiyacı temini için olmadığı, bunların ibadet amaçlı birer uygulama oldukları gayet açıktır. Et ve kanların Allah’a ulaşamayacağının, asıl olanın ihlas ve takva olduğunun bizzat ayetin metninde yer alması bunu açıkça ortaya koymaktadır. Hz. Peygamber (s.a.s.) de, kurbanı bir ibadet olarak kabul etmiş ve bizzat kendisi de kurban kesmiştir. Hz. Peygamberin (s.a.s.),meşru kılınmasından itibaren vefat edinceye kadar her yıl kurban kestiği bilinmektedir (Tirmizi, Edahi, 11; bkz. Buhari, Hac, 117, 119; Müslim, Edahi, 17). Sahih hadis kaynaklarında yer alan rivayetlerde, Hz. Peygamber (s.a.s.),kurban bayramında Allah katında en sevimli ibadetin kurban kesmek olduğunu, kurbanın kesilir kesilmez Allah katında makbul olacağını ve kurban edilen hayvanın boynuzu, tırnağı da dahil olmak üzere her şeyinin kişinin hayır hanesine yazılacağını ifade edip; bu ibadetin Allah rızası için yapılmasını tavsiye etmiştir (Tirmizi, Edahi, 1; İbn Mace, Edahi, 3). Ayrıca hicretin ikinci yılından itibaren bugüne kadar müslümanların kurban kesmeleri, bu konuda görüş birliği olduğunu da göstermektedir (İbn Kudame, el-Muğni, XIII, 360).

KURBAN İBADETİNİN MAHİYETİ VE HÜKMÜ NEDİR?

Sözlükte yaklaşmak, Allah’a yakınlaşmaya vesile olan şey anlamlarına gelen kurban dini bir terim olarak, Allah’a yaklaşmak ve O’nun rızasına ermek için ibadet maksadıyla, belirli şartları taşıyan hayvanı usulüne uygun olarak kesmeyi ve bu amaçla kesilen hayvanı ifade eder (İbn Abidin, Reddü’l-muhtar, IX, 452). Kurban bayramında kesilen kurbana udhiyye, hacda kesilen kurbana ise hedy denir. Akıl sağlığı yerinde, hür, mukim ve dini ölçülere göre zengin sayılan mümin, ilahi rızayı kazanmak gayesiyle kurbanını kesmekle hem Cenab-ı Hakk’a yaklaşmakta, hem de maddi durumlarının yetersiz olması sebebiyle kurban kesemeyenlere yardımda bulunmaktadır (Serahsi, el-Mebsut, XII, 8; İbn Nüceym, el-Bahr, VIII, 197). Bu ibadetin ruhunda Hakk’a yakınlık ve halka fedakarlıkta bulunma anlayışı vardır. Kurban, bir müslümanın bütün varlığını, gerektiğinde Allah yolunda feda etmeye hazır olduğunun bir nişanesidir. Mezheplerin çoğuna göre udhiyye kurbanı kesmek sünnettir (İbn Rüşd, Bidaye, I, 429). Hanefi mezhebinde ise tercih edilen görüş, kurbanın vacip olduğudur (Merğinani, el-Hidaye, VII, 146). Kurban, -fıkhi hükmü ne olursa olsun- müslüman toplumların belirli simgesi ve şiarı sayılan ibadetlerden biri olarak asırlardan beri özellikle milletimizin dini hayatında önemli bir yer tutmaktadır.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.